Sigorta sektörü, onlarca yıl boyunca eski sistemlere bağımlı kalmış bir yapıyı taşırken son yıllarda dijitalleşmenin hızına yetişmek için derin bir dönüşüm yaşıyor. Bu dönüşüm çağında başarı yalnızca yeni teknolojiler satın almakla bitmiyor. Onları doğru yerlerde kullanmak, veriden anlam çıkarabilmek ve müşteri odaklı bir kültür yaratmak da gerekiyor.
Peki sigorta şirketleri, önümüzdeki yıllarda rekabet avantajını korumak ve büyümek için neler yapmalı? İşte en kritik 4 alan ve başarılı örnekleri:
Yapay zeka, risk analizi, hasar süreçleri ve müşteri hizmetlerinde güçlü bir araç. Fakat en iyi sonuç, doğru problem karşısında kullanıldığında ortaya çıkıyor.
Örneğin bir sigorta şirketi, hasar dosyalarını inceleyen bir AI sistemiyle ortalama çözüm süresini %40 kısaltarak hem müşteri memnuniyetini hem de operasyonel verimliliği artırdı. Başka bir örnekte, çağrı merkezi operasyonlarına AI destekli sanal asistanlar entegre edilerek sık sorulan soruların %70’i otomatik yanıtlandı ve müşteri temsilcileri daha karmaşık vakalara odaklanabildi.
Küçük, ölçülebilir ve hızla ölçeklenebilir projelerle ilerlemek riskleri düşürür ve öğrenmeyi hızlandırır.
Veri toplamak değil, doğru soruları sorarak anlamlı içgörüler elde etmek gerekiyor. Bugün hâlâ birçok sigorta şirketi, sahip olduğu veriyi kullanamıyor veya tutarsızlıklar nedeniyle karar alma süreçleri yavaşlıyor.
Bir şirket, hasar dosyalarıyla satış verilerini birleştirerek, dolandırıcılık riskini %25 oranında tespit etmeyi başardı. Başka bir şirket ise şeffaf ve gerçek zamanlı finansal panolar kurarak sermaye akışını daha doğru yönetti, acil nakit ihtiyacını %30 azalttı.
Veri kalitesini artırmak, yeni veri kaynakları keşfetmek ve stratejik ortaklıklarla zenginleştirmek mümkün.
Eski sistemler, değişiklik yapmak için haftalarca beklemeyi ve bütçenin büyük kısmını bakım için harcamayı gerektirirken, modern, bulut tabanlı mimariler çeviklik, hız ve düşük maliyet sağlıyor.
Prim iadeli, dövize endeksli gibi karmaşık hayat sigortası ürünlerini bile kolayca tanımlama yeteneğine sahip çevik platformlar ile sigortacılar “Go-To-Market” sürecini kısaltarak önemli bir rekabet avantajı yakalıyor. Yeni ürünler, müşteri ihtiyaçlarına ve piyasa dinamiklerine çok daha hızlı yanıt veriyor. API tabanlı platformlar sayesinde farklı veri kaynakları arasında entegrasyon hızlanarak çapraz ürün geliştirme kapasitesi %50 artırılabiliyor.
Şirketler, pazara daha hızlı ve doğru ürün çıkararak müşteri taleplerine zamanında yanıt veriyor, rakiplerinin önüne geçiyor ve hem gelirini hem de müşteri memnuniyetini artırıyor.
Sigorta satın alımı, çoğu zaman mecburi bir tercih gibi görülüyor. Ancak müşteri yine de kendisine değer veren, hızlı ve şeffaf bir süreç bekliyor. Fiyat rekabetinin ötesinde, müşteriyi anlayan, süreci kolaylaştıran ve sigortayı hayatın doğal akışına entegre eden şirketler daha sürdürülebilir bir başarı elde ediyor. Özellikle gömülü sigorta (embedded insurance) gibi uygulamalarla, sigorta ürünlerinin müşterinin ihtiyaç duyduğu anda, zahmetsizce sunulması bu beklentiyi karşılamanın en etkili yollarından biri haline geliyor.
Agito olarak, 28 yılı aşkın sektör tecrübemizle gördüğümüz en önemli gerçek şu: Teknoloji ancak stratejik önceliklendirme ve kültürel dönüşümle birleştiğinde fark yaratır.
Biz, sigorta şirketlerinin eski sistem yüklerinden kurtulup modern altyapılara geçmesine, yapay zekayı daha anlamlı kullanmasına ve müşteri deneyimini dönüştürmesine uçtan uca çözümlerimizle destek oluyoruz. Her projemizde, işin gerçek ihtiyaçlarını önceliklendirerek, sürdürülebilir başarı için sektöre yol arkadaşı oluyoruz.
Bu içerikte yer verilen örnekler, global sigorta sektörü raporlarında ve sektör genelinde gözlemlenen iyi uygulamalardan derlenmiştir.